31 Temmuz 2012 Salı

BAHÇEDEKİ FENER...


Merhabalar...
       
         Hepimiz hemen hemen benzer bir sabaha uyandık o sabah.Kısa bir süre groki hâlimizden sonra nesilden nesile aktarılan "Öyle büyük bir camia ki.."diye başlayan sözleri,sevdamızı miras aldığımız kişinin omzumuza yükledikleri , okuduklarımız,izlediklerimiz,yaşatılan ve yaşadığımız bütün bu büyüklüklerin şimdi tekrar ispâtını bizim omuzlarımıza yüklüyordu.. Bu ulu çınarın etrafında toplanan her nefer sonunu düşünmeden bugün değil ama birgün tarihe bir kez daha başka yazılıp anlatılacak destansı bir refleksle bireysellikten başlayarak organize ve evladını korur gibi,ailesinin üstüne titrer gibi bu süreçteki yerlerini aldı.
       Bizlerde Murat BİROL ve Serkan AKSOY olarak kendimizi , heybetinden yere göğe sığdıramadığımız bu ulu çınarın yapraklarından ikisi olarak görüp ortak sevdamız için sizlerle buradan yazılarımızla bir araya gelmek istedik.


               
       Büyük usta İslam ÇUPİ'nin dediği gibi  "Fenerbahçe büyüklüğünü tarif edemem ki! Çünkü bazı büyüklükleri ünvanlamak isterken küçültürsün!.."
       Bizlerde hiçbir zaman bu büyük ustanın kaleminin ucundaki sihir kadar olamayacaksakda bu sözünü aklımızda bir mıh gibi tutup hâddimizi bilerek , siz dostlarla buradan bir araya gelerek , yazılarımızla FENERBAHÇE'yi yaşamak yaşatmak ve FENERBAHÇELİ olmanın gururu ve mutluluğunu burdan bir kez daha sizlerle birlikte yaşamak istiyoruz.

                                                                                                                    Saygılarımızla...
             

30 Temmuz 2012 Pazartesi

Fenerbahçe SK - FC Vaslui


     Merhabalar..
     01.08.2012 tarihinde yeni sezonu Kadıköy'de ilk resmi müsabaka olan UEFA şampiyonlar ligi 3. ön eleme mücadelesi ile açıyoruz.Yeni sezonun sakatlıklardan uzak başarılarla dolu olması temennileri ile hayırlı olsun.
     Yeni sezondan takımımız ile ilgili beklentilerimi,kamp dönemi,yeni transferler ve genel takım ile ilgili düşüncelerimi daha sonra bir başka yazıda detaylı bir şekilde sizlerle paylaşmak istiyorum.
     Genel bir FC Vaslui tanıtımı,oyuncu bilgileri ve detaylar ile başlayarak.Sizlere rakip takımı izlediğim oynadığı son iki resmi müsabakası ve bizim takımın hazırlık maçlarını sizler gibi takip ederek edindiğim izlenimlerle karşılaştırarak rakip takım ile ilgili olası hücum ve savunma kurguları üzerine maç önü düşüncelerimi paylaşmaya çalışacağım.






    
       FC Vaslui takımı geçen sezon yakaladığı başarısının arkasından şu ana kadar 15 yeni transferi takımına katmış bununla beraber 18 oyuncusuylada yollarını ayırmıştır.Gelen oyuncular arasında (segmentine göre yazıyorum) 29 numaralı forması ile Marius Niculae (Forvet),8 numaralı forması ile Liviu Antal (Sağ Kanat) ve bu yıl en yüksek bonservis ücreti ödedikleri (700.000 euro!) 16 numaralı forması ile orta sahanın ortasına transfer ettikleri Cauê şu ana kadar yetenek ve yaptıkları katkı ile oynadıkları iki resmi maçtada etkili ve takımdan ayrılan önemli oyuncuların yerlerini doldurmuş gözüküyorlar.Tabi takımın eskilerinden orta sahanın solu ve ortasının müdavimlerinden olan Sanmartean'ı,N'Doye'yi de hatırlatmakta fayda var.






      Gidenlerden ise dikkate değicek yakından takip edenlerin bileceği üzere en golcü oyuncuları olan Wesley 'i ve takımlarının beyni olan yaşlı kurt Adaílton 'u gönderdiler.Stoperlerinin ikisini birden Chievo Verona Antal'ya sattılar.
     4-5-1 sistemi deplasmanlarda öncelikli tercih ettikleri sistem.Klasik orta sahayı kalabalık tutarak rakibin defansının arkasına kaçırdıkları ileri uç,kanat adamları (Özellikle Marius Niculae )  ve orta sahadan süpriz adamları ile skor arayan bir ekip.Kanat oyunlarında ise pozisyon hariç sıfıra inen kenar ortalarından ziyade daha çok sağ taraftan yeni bekleri,sol taraftan ise sol açıkları ile ceza sahası köşesine gelmeden yaya paralel taç çizgisi kenarından ortalarla yüksek adama oynama düşüncesinde olan ortaları tercih ediyorlar.Serbest vuruşlarada dikkat derim!





      Defans hattında tam bir joker gibi kullanılan Milanov (Sağ-Sol Bek) hariç yeni bir kurguları var.Uyum sürecindeler bu yüzden bazen çok çok basit hatalar yapabiliyorlar.Kapalı bir oyun tarzları olduğu için özellikle hava toplarında hakim ancak alçak ve sert gelen ortalar,ikiye birler ve yerden paslaşmalarda ise sıkıntılı gözüküyorlar.
      FC Vaslui takımı  2012-2013 sezonuna,Liga 1 'e çok formda girdiler.Bu sezon oynadıkları iki resmi lig maçında attıkları goller ve girdikleri etkili pozisyonlar olarak çok hazır bir görüntü veriyorlar.Lige 2-2'lik bir skorla Rapid Bukarest gibi ligin köklü başa oynayan zor bir deplasman maçı ile girdiler.Üstelik 85. dakikada daha öncede belitttiğim üzere defans kurgusunun yeni olması sebebi ile uyum sorunundan kaynaklanan bir anlık dalgınlık ile yediği golle 2 puanı bıraktılar.Liga 1 'in ikinci haftasında ligin daha mütevazi takımlarından olan Petrolul Ploiesti 'yi ise 3-0 gibi net bir skorla geçmeyi bildiler.Rakip takımın ilk yarının sonlarına doğru 10 kişi kalmasınında bu skorda etkisi olsada kırmızı karta kadar skor zaten 1-0 ev sahibi takımın lehine gidiyordu ve oyun anlamında da çok rahattı.Takımımızla ilgili düşünceleri maç sonunda daha derinlemesine ve geniş bir şekilde maç sonu yazımda sizlerle paylaşacağım ancak yinede bir iki tane düşüncemi sizlerle paylaşmak isterim.
       Öncelikle bu maçta sağ açık tercihimiz çok çok önemli çünkü sağ kanatları ne kadar güçlüyse sol kanatları sol açıkları orta sahaya daha çok destek vermek için üçlemeye çalıştığından bir o kadar zayıf.Bir başka düşüncemde sol açıkta oynayan oyuncumuzun pır pır tarzı dediğimiz çabuk kanada inen değil içeri kateden tarzda biri olmalı çünkü yerden sert ortalar ve içeri girerken yapacağı ikiye birler ile zor duruma düşürecektir rakip takımı çünkü daha öncede belirttiğim üzere defans hattındaki stoperleri hava toplarında etkili.
       Yinede burdaki yazılar sadece birer fikir ve bakış açısı.Aslolan KOCAMAN hocamızında dediği gibi başlama vuruşu yapıldığında o maçın kendi hikayesinin başlaması..